skip to Main Content

Ruh ve Beden Doyumu

Bu makale Serkan Güluçar tarafından HızlıAdam’da yayınlanmak üzere hazırlanmıştır

Kişisel gelişim nedir?

ruh ve beden doyumuÇoğumuz bu sorunun cevabını bildiğimizi zannederiz aslında yanılıyoruz. Kişisel gelişim sadece duygularımızın bir kalıba uyması veya istikrarlı duygu hareketleriyle yeterli değildir. Aynı zamanda fiziki gelişim de kişisel gelişimin bir aşamasıdır. İnsanlar kaç yaşında olursa olsun kişisel gelişimini tamamlayamayabilirler. Kişisel gelişim ergenlik çağında oluşmayabilir. Çevremizdeki insanların kişisel gelişimini tamamlayıp tamamlayamamasını yaşı ile bağdaştırmak pek mantıksal değildir. İnsanların eksikliklerini keşfetmeye başlaması onun olgunlaştığının bir göstergesidir ama hâlâ olgun değildir. Bu sadece bir başlangıçtır. Kimi insanlar bu süreci daha erken tamamlar; bazı insanlar bu süreci tamamlayamaz bile. İşte kişisel gelişimi yaş ile bağdaştırmak bu noktada biraz problem oluşturabilir.

Siz kendi kişisel gelişiminizi tamamladığınızı düşünüyor musunuz?

Gelin buna birlikte bakalım. Öncelikle ruh doyumundan başlayalım. Duygularınızı çok yoğun yaşamanız, bir olay karşısında aşırı tepkiler vermeniz; sevinçlerinizin, mutluluklarınızın, hüzünlerinizin, en uç noktalarda olması duygu istikrarsızlığı değil midir? Peki duygu istikrarsızlığı yaşayan biri kişisel gelişimini ne kadar tamamlamış olabilir?

Bu soruya verilebilecek cevap az çok bellidir. Tabi ki de eksiklikler vardır. Beden doyumuna gelince: beden doyumu, fiziksel gelişimin karşılığıdır. Söylediğim gibi fiziksel gelişimde kişisel gelişimin bir parçasıdır. Bu konuya biraz öznel yaklaşmalıyız.

Kendinizi aynanın karşısında nasıl görmek istersiniz?

Bu soruya herkes farklı bir cevap verecektir. İşte bu yüzden bu konuya öznel yaklaşmalıyız. Aynanın karşısına geçin ve “kendinizde ne tür değişiklikler yapmayı istersiniz” bunu kafanızda tasarlayın. İmkanlarınız doğrultusunda kendinizi istediğiniz gibi değiştirin fakat dış etkilere bağlı kalmadan. Yani insanların sizin hakkınızdaki düşüncelerinin değişeceğini veya eleştirilerinde size olumsuz tavır takınacaklarını çok düşünmeyin. Bu durum kişisel gelişiminizi olumsuz yönde etkiler.

    Öncelikli olarak biz kendimiz olmayı başarmalıyız. Başkalarının dünyasında kendimize yer bulmamalıyız. Kendi dünyamızı keşfederek kişiliğimizin bize ne tür katkılarda bulunacağını da öğrenmiş oluruz. 

Serkan Güluçar

Bu makale Serkan Güluçar tarafından HızlıAdam’da yayınlanmak üzere hazırlanmıştır

 

 

Bir kişi yorum başlatmış. Sen de yaz:

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Yeni yorumları e-posta aracılığıyla bana bildir. Ayrıca yorum yapmadan da abone olabilirsiniz.

Back To Top