Sokak Fotoğrafçılığından Yönetmenliğe Bir Başarı Hikayesi! Buğra Karaçam İle Röportaj

Selam HızlıAdam takipçisi! Blog sitemde paylaştığım yüzlerce ilham verici içeriğe bir yenisini eklemek üzere Türkiye’nin en genç ve en hızlı mesafe kat eden yönetmenlerinden, Buğra Karaçam ile röportaj yaptım.

Buğra Karaçam | Yönetmen

Biliyorsun; sana, bana, bize ilham verecek; hayallerimizin peşinden istikrarlı bir şekilde ilerlemeye teşvik edecek her türlü başarı öyküsünü paylaşmaya çalışıyorum. Eminim birçoğumuz, Karaçam’ın yönettiği klipleri izlemişizdir ama yönetmenler, birer arka plan kahramanı oldukları için Buğra Karaçam’ı değil; daha çok yaptığı başarılı işleri biliyoruz. Birazdan bahsedeceğim ve iyi bir yönetmen olmanın diplomalarla değil tutkuyla alakalı olduğunu, hep birlikte, bir kez daha göreceğiz!

Tutku (işimize olan aşk), yalnızca yönetmenlik için değil; yazarlık, görsel tasarımcılık, yazılım uzmanlığı ve saymakla bitmeyecek bir çok meslek için başarının anahtarı olmalı! Tutku… Evet, biraz tutku! Neyse, konu kariyer olunca ben biraz yükseliyorum. 🙂

Gelelim röportajımıza:

HızlıAdam & Buğra Karaçam Röportajı

-Selam Buğra. HızlıAdam okurlarını tanıyorsam, biraz sabırsız olduklarını biliyorum  Yanlış anlamazsan “Buğra Karaçam kimdir” sorusundan önce “Buğra Karaçam yönetmenlik mesleğine nereden başladı, bu başarıyı nasıl yakaladı” gibi en çok merak edilen sorularla başlamak istiyorum.

-İsim, doğum tarihi, memleket gibi sıkıcı girizgahlar yerine, bu soru ile başlamak bence de güzel olur  Hemen bahsedeyim: Meslek hayatıma sokakta portre fotoğrafları çekerek başladım. Kamera kayıt cihazlarıyla, perspektifle, kadrajla ve lenslerle haşır neşir olmam bu noktadan başlıyor. Önce fotoğrafçılık, sonra görüntü yönetmenliği, nihayetinde yönetmenlik şeklinde bir süreçten geçtim.

-Hmm… Anladığım kadarıyla gaz ve toz bulutundan başlayıp bir süre sonra alaylı olmaktan bahsediyorsun. İşte bu bizim en sevdiğimiz, daima ilham aldığımız türden bir gelişme!

-“Alaylı olmak” doğru bir tanım olur çünkü ben yaptığım işi eğitim alarak değil, deneme yanılma ile öğrendim. Kendimi eğiterek ve bu işe gecemi gündüzümü vererek öğrendim. Tutkularının peşinden giden herkesin de işinde başarılı olabileceğinden hiç şüphem yok. Mesela sen nasıl yazar oldun?

-Tebrik ederim, iyi yerden ters köşe yaptın.  Çok haklısın! Siyaset bilimi, gazetecilik veya edebiyat bölümlerinden mezun olmadım. Tıpkı senin gibi, ben de yaptığım işi severek ve o iş üzerine uzun süre emek vererek naçizane bir takım işler yaptım.

-O halde asıl soru yanıtlanmış demektir, doğru mu? Sevdiğiniz alanda istikrarlı olursanız, elbette bunun bir mükafatı oluyor. Bence formül bu: Tutku + istikrar = Başarı.

-Formülü sevdim  Yönetmenlik adına ilk profesyonel işinden bahseder misin? Hatta devamından da bahsedersen, sokak fotoğrafçılığından başlayıp, ünlü isimlerle birlikte çalışmaya giden başarı hikayeni incelemek isteriz.

–Umut Arslan – Ez geç isimli tekli çalışmasına klip yönetmenliği yapmıştım. Netd müzik kanalında yayınlanan bu klip, ilk profesyonel çalışmalarımdan biridir. Son 5 yılda çok fazla projede yer aldım ancak ben size en güncel olanlarından bahsedeyim.

Son zamanlarda;

• Elif Oruk & Özkan Meydan – Durur Zaman
• Kaan Çelik – Boşuna Boşuna
• Burak King – Koştum Hekime
• Burak King – Yanıyoruz

İsimli çalışmaların yönetmenliğini yaptım.

-Gerçekten güzel bir öykün var. Gurur verici, ilham verici bir öykü. Tebrik ederim Buğra. O halde biraz da seni, ekibini ve yaptığın işleri tanıyalım.

-Teşekkür ederim Bünyamin. Bu soruya hazırlanmamı söylemiştin. Ben bu hazırlık kısmını biraz abarttım ve kısa bir video hazırladım. Sana, kendi tarzımla cevap vermek istedim  Bu videoda, yönetmen olmak isteyen veya mesleği her ne olursa olsun, hayalinin peşinden giden arkadaşlara da ufak tefek önerilerde bulundum. Naçizane tabii.